Yerel yönetim bütçeleri içinde yatırım harcamalarının payı önemli bir seviyeye ulaşmıştır. Yerel yönetimlerin toplam bütçesi içinde yatırımların payı 2016 yılı itibarıyla % 35’ler seviyesindedir. İl özel idarelerinde bu oran % 40’lara çıkarken belediyelerde %30’lar seviyesindedir. Yatırım niteliğinde olan mal ve hizmet kalemleri ile bu oran daha da yükselmektedir.
İl özel idareleri yaygın bir uygulama olarak bütçe dönemlerinde yatırım programı hazırlarken belediyelerde ise bütçe sürecinde kurumsallaşmış bir yatırım programı hazırlığı görülmemektedir.
Belediye, büyükşehir belediye ve il özel idarelerine ait yasal mevzuat incelendiğinde birincil mevzuat açısından yerel birimlerin yatırım programı hazırlamaları esası yönünde net düzenlemeler bulunmaktadır. Bununla birlikte, belediyelerde yatırım programı hazırlanması konusunda uygulamanın nasıl olacağı; stratejik plan, performans programı ve bütçe ile ilişkisinin nasıl kurulacağı konusunda merkezi yönetimde olduğu gibi oturmuş bir yapı olduğunu söylemek pek mümkün değildir. Aksine mevzuatın öngördüğü yatırım programı uygulaması konusunda özellikle Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliğinde herhangi bir standart düzenleme getirilmemesi bütçe hazırlanmasında bir uygulama birliği oluşmasının da bir anlamda önüne geçmektedir.
Yerel Yönetimlerle ilgili yasal düzenlemelere yatırım programına yönelik hükümler çerçevesinde baktığımızda:
Yukarıda özetlenen hükümler açık bir şekilde belediyelerde ve il özel idarelerinde yatırım programı hazırlanması ve uygulanması gereğini ortaya koymaktadır. İlgili mevzuata yerel yönetimler açısından yatırım programı yasal bir gereklilik olmakla birlikte, uygulamada bu konuya gerek önemin verilemediği görülmektedir. Ayrıca, 6360’la birlikte geçilen büyükşehir formunda yatırım programının il düzeyinde belediyeler arasında yatırımların koordinasyonu için fonksiyonel bir araç niteliğinde olması programın gerekliliğini daha da artırmıştır.
Uygulamada önemli sayıda belediye de yatırım programı hazırlanmaması, hazırlananların önemli bir kısmında ise şekilsel ve bütçenin yıllara sari yatırımlarını listeleyen “G” cetveli mantığında ele alınması bu kurumlarda yatırımların planlanması ve bütçelenmesi süreçlerinde finansman yanında etkinliğe ilişkin önemli problemlerin yaşanmasına neden olmaktadır. Bu nedenler, ilgili yerel yönetim mevzuatı ile kamu mali yönetim sisteminin temel yasası olan 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun temel yaklaşımı olan kamu kaynaklarının ekonomik, verimli ve etkin bir şekilde tahsis ve kullanımı için yatırım programı hazırlanması yasal zorunluluktan ziyade modern mali yönetiminin bir sonucu olarak karşımıza çıkmaktadır.
Yerel yönetim bütçeleri içinde yatırım harcamalarının payı önemli bir seviyeye ulaşmıştır. Yerel yönetimlerin toplam bütçesi içinde yatırımların payı 2016 yılı itibarıyla % 35’ler seviyesindedir. İl özel idarelerinde bu oran % 40’lara çıkarken belediyelerde %30’lar seviyesindedir. Yatırım niteliğinde olan mal ve hizmet kalemleri ile bu oran daha da yükselmektedir.
İl özel idareleri yaygın bir uygulama olarak bütçe dönemlerinde yatırım programı hazırlarken belediyelerde ise bütçe sürecinde kurumsallaşmış bir yatırım programı hazırlığı görülmemektedir.
Belediye, büyükşehir belediye ve il özel idarelerine ait yasal mevzuat incelendiğinde birincil mevzuat açısından yerel birimlerin yatırım programı hazırlamaları esası yönünde net düzenlemeler bulunmaktadır. Bununla birlikte, belediyelerde yatırım programı hazırlanması konusunda uygulamanın nasıl olacağı; stratejik plan, performans programı ve bütçe ile ilişkisinin nasıl kurulacağı konusunda merkezi yönetimde olduğu gibi oturmuş bir yapı olduğunu söylemek pek mümkün değildir. Aksine mevzuatın öngördüğü yatırım programı uygulaması konusunda özellikle Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliğinde herhangi bir standart düzenleme getirilmemesi bütçe hazırlanmasında bir uygulama birliği oluşmasının da bir anlamda önüne geçmektedir.
Yerel Yönetimlerle ilgili yasal düzenlemelere yatırım programına yönelik hükümler çerçevesinde baktığımızda:
Yukarıda özetlenen hükümler açık bir şekilde belediyelerde ve il özel idarelerinde yatırım programı hazırlanması ve uygulanması gereğini ortaya koymaktadır. İlgili mevzuata yerel yönetimler açısından yatırım programı yasal bir gereklilik olmakla birlikte, uygulamada bu konuya gerek önemin verilemediği görülmektedir. Ayrıca, 6360’la birlikte geçilen büyükşehir formunda yatırım programının il düzeyinde belediyeler arasında yatırımların koordinasyonu için fonksiyonel bir araç niteliğinde olması programın gerekliliğini daha da artırmıştır.
Uygulamada önemli sayıda belediye de yatırım programı hazırlanmaması, hazırlananların önemli bir kısmında ise şekilsel ve bütçenin yıllara sari yatırımlarını listeleyen “G” cetveli mantığında ele alınması bu kurumlarda yatırımların planlanması ve bütçelenmesi süreçlerinde finansman yanında etkinliğe ilişkin önemli problemlerin yaşanmasına neden olmaktadır. Bu nedenler, ilgili yerel yönetim mevzuatı ile kamu mali yönetim sisteminin temel yasası olan 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun temel yaklaşımı olan kamu kaynaklarının ekonomik, verimli ve etkin bir şekilde tahsis ve kullanımı için yatırım programı hazırlanması yasal zorunluluktan ziyade modern mali yönetiminin bir sonucu olarak karşımıza çıkmaktadır.